Haber

Devremülk Sahipleri Şikayetçi… Jeotermal Devremülk Sahipleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Tevfik Seyrek: “Yıl 2023 Hala Bir Şeyler Var…

HABER: İLEYDA ÖZMEN/ Kamera: EYLEM Ladin DEĞER

Jeotermal Devremülk Sahipleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Lideri Tevfik Seyrek, “2023 oldu hala bir şey yok. Bir kazma bile vurulmadı. Bize maketleri satarken ‘Aynısı yapılacak’ denildi. yaşlılar ve emekliler Devremülk yok Polis 1 dolar tespit etti 1 hafta 10 gün tutuklu kaldılar Ankara Adliyesi 7. Sulh Ceza İnfaz Kurumu’nda 12’si Sincan Cezaevi’ne gönderildi 3 ay sonra tahliye edildi. Cezaevinde yer yok cezalarını çeksinler Burada haksızlık var burada adaletsizlik var Bir “Çözüm var. Oraya devletimizden bir kayyum atanmasını istiyorum. Geçici de olsa sahip çıksın, bu mağduriyetler ortadan kalksın” dedi.

Ankara’da bulunan Hitit Ayaş Termal Tesisleri devre mülk sahipleri, şirketin satış sırasında taahhüt ettiği ve sözleşmede taahhüt ettiği yasal haklarını yerine getirmediği gerekçesiyle 2019 yılında suç duyurusunda bulundu.

Jeotermal Devremülk Sahipleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Tevfik Seyrek, son gelişmeleri ANKA Haber Ajansı’na anlattı. Seyrek dedi ki:

“YIL 2023, HALA HİÇBİR ŞEY. HİÇ BİR ŞEKİLDE VURULMADI”

“Sözleşmenin 5. maddesinin birinci fıkrası, 7. maddesinin ikinci fıkrasında ’30 ay içinde mücbir sebep olmadıkça, kanuni faizi ile geri ödemeyi taahhüt ederiz’ diyor. Yıl 2023 hala bir şey yok.Kazma bile vurulmadı.Modelleri bize satarken ‘Aynısı yapılacak’ denildi.Örnek yaptıkları park blokları,5 mekanın sahibi Mehmet Ali Doğan, ancak Hitit Ayaş Yönetim Kurulu Başkanı Akif Arıkan, avukatların huzurunda ’38 bin üyemiz var ve bunları leblebi gibi satıyor’ dedi. Uzlaşmaya gittik Çankaya’daki uzlaştırıcı avukat bizi topladı bu nedenle hakim rastgele uzlaşmaya varmasın vakit kaybetmesin diye anlaşamadık.Aslında bir türlü anlaşamadık. benim adıma savcılığa suç duyurusunda bulunmak üzere üyelerimizle anlaştıklarını açıkladılar.

Ticaret Bakanlığına gittim, Genel Müdüre söyledim. 6502 sayılı Tüketici Kanunu’nu tek tek kendisine okudum. Yasa neden çıkarıldı? Bu tüketiciyi koruma yasasıdır. Mecliste bir platform düzenledik. Meclis dilekçe komisyonu başkanı… Onun etrafında bir toplantı yaptık ama hala bir sonuç alamıyoruz.

“GENELLİKLE YAŞLI VE EMEKLİLERİ SEÇİYORLAR”

Daha çok yaşlıları ve emeklileri seçiyorlar. Bir de örnek gösteriyorlar. Üst düzey bürokratları ve bakanları göstererek iman sağlıyorlar. Devremülk yok. Tapu yok. Kimine tapu veriyor kimine sözleşme vermiyor. Bu taşıyıcılar ve sağlayıcılar kendileri için kooperatifler kurarlar.

Bu durumda dava açtık. Bir kısmı senelik, bir kısmı tapu iptal davası. Dava şu anda asliye ticaret mahkemesinde devam ediyor. Beni suçladıkları için bir hata raporu açtım.

“40 KİŞİ TESPİT EDİLMİŞTİR. 12 KİŞİ SİNCAN CEZAEVİNE GÖNDERİLMİŞTİR. 3 AY SONRA TAHLİYE EDİLMİŞLERDİR”

2019 yılında Cumhuriyet Başsavcılığımız bir operasyon gerçekleştirdi. Ankara, Denizli ve Bodrum’da asayiş görevini yaptı. Ardından savcılığa bug şikayeti yaptık. Suç duyurusu dilekçemize iki buçuk yıl sonra cevap geldi. Son olarak Cumhuriyet Başsavcılığımız ağır cezalı bir mahkeme açtı. Duruşmalara gitti. Bu kez adi belgeler oldukları için başka bir ağır cezayla yargılanıyorlar. Asliye ticaret mahkemesinde yargılanıyorlar. Şu anda o 40 kişi polis yani yandol tarafından tespit edildi. ve bizi kişiliklerinin fotoğraflarıyla tanıştırdı. Bu tanışma üzerine tutuklandılar. Bir hafta 10 gün gözaltında tutuldular. Ankara Adliyesi 7’nci Sulh Ceza Hakimi 12 kişiyi Sincan Cezaevi’ne gönderdi. Üç ay sonra özgürdüler. Cezaevinde yer yok. Bir suçlu, dava çözülene kadar gözaltında tutulmalıdır.

“İTİRAZ BİR BUÇUK YILDIR DEVAM EDİYOR, BEKLİYORUZ. MAHKEME DİĞER AĞIR CEZALARDA DEVAM EDİYOR”

Tüm duruşmalara katıldım. Biz katıldık ama mahkeme hakimi, yerel ek binanın dış kapısındaki tüketici hakimi şu kararı verdi; Davayı kazandık ama 1 artı 1,2 artı 1, 3 artı 1 ortak rant ödemesi 1.650 lira karar verdi. Hukukçularımız da eşitsizlik ve adaletsizlik olduğunu belirterek bu konuyu temyize götürdüler. Çünkü mesela 1 artı 1500 lira, 2 artı 1 bin lira, 3 artı 1 bin 500 lira. 1 artı 1 ve 3 artı 1 yıllıkları bire bir mi? İmkansız. İtiraz bir buçuk yıldır devam ediyor, bekliyoruz. Diğer ağır ceza mahkemesi devam ediyor.

“ORAYA GİDİYORLAR”

Adı Hititçe Ayaş’tı, Hattuşa oldu. İsimlerini değiştirdiler. El değiştiriyor. Esas sahibi bellidir. Muhtemelen bir taşeron firmaya veriyor ve işletiyor. Peki ya bu üyeler? Parasını istemiyor. Verdiğini almak istiyor, alamıyor.

Devletin belirlediği cari piyasa fiyatı üzerinden yıllık ücret ödenir, kabul ederiz. bıktık Bu zenginliğim eriyip çürüdü. Yasal faizi, senet ve sözleşmesi ile iadesini iptal etmek istiyoruz. Kanunda ne var? Bir tüccar dolandırıcılığı çifte bir dolandırıcılıktır. Olsun bunlar. Cezalandırılsınlar. Haksızlık var, adaletsizlik var. Tek bir tedavisi var. Devletimizden şunu istiyorum; oraya bir kayyum atansın. Geçici bir süre için de olsa elinizden alsın, bu şikayetler geçsin.”

“BU İNSANLAR KOLAY PARA KAZANMIYOR. MİLLETİ GÜÇLENDİRMEYE HAKLARI YOK”

Mağdurlardan İsa Çalıkıran, Hattuşaş Tatil Köyü çağrı merkezini aradıklarında hep aynı cevabı aldıklarını söyledi. Çalıkran yaşadığı mağduriyeti şöyle anlattı:

“İnsanları buraya aldılar, satışlar yapıldı. Orada kalacak yer verdiler. Ancak ben eşimle orayı dolaşırken 2 artı 1’i 19.200’e aldım. Karşımda birini dinlerken kulağıma bir ses geldi. 7200’e sinirlendim dolandırıldığımı anladım mehmet bütün devre mülkler bu sisteme çalışıyor milleti nasıl dolandırmış diyorum cumhurbaşkanımızdan ricamız bu devre mülkler desin iyice araştırılmalı türk milleti dolandırılmamalı mağduriyet önlenmeli yaşlıları seçiyorlar kimsenin insanları dolandırmaya hakkı yok az önce aradım yerinizi araplara satalım 2-3 trilyon.’ Ama artık öyle değil bu insanlar nasıl bizim haddimizi öğrensinler, bizim adımızı öğrensinler de onlara ‘Biz dolandırıcı değiliz biz firmayız’ diyorlar. Türk milletine çok acıyorum Yalan ve dolandırıcılık artık bizim kitabımıza girdi İnsanı dolandırmak kadar acı bir şey yok Bu insanlar kolay para kazanmıyorlar Hepimiz emekliyiz Evimi sattım Şimdi yerim 500 milyara sattım o zaman 19 milyara sattım burayı 19 milyara aldım milleti kandırmaya hakları yok bunların buradan böyle bir sahtekarlık çıkacağını göreceksiniz… Başkan oraya kayyum atansın. Böyle yerleri tespit etsinler.”

“Türkiye CUMHURİYETİ DEVLETİ TARAFINDAN BİZE VERİLEN TAPU NASIL GEÇERLİ OLABİLİR?”

Bir diğer Mehmet Canbolat ise şunları söyledi:

“2010 yılında ilk üye olan bendim. Mehmet Ali Doğan o günkü paranın 10 bin dolarını ödeyerek, ‘Vecdi Gönül Bakanımla aynı katı paylaşıyorsunuz. Kayıt yerim belli ki orası. Çok acı çektik. Bugün istediğimiz parayı alamıyoruz, satamıyoruz. Bey, “Yetkililerimizden bir an önce çare bulmamız gerekiyor. Bize tapuyu verdiler ama bu tapunun geçerli olmadığını söylüyorlar. Arayanlar böyle söylüyor. Bize Cumhuriyet’in verdiği tapu nasıl olur? Türkiye geçersiz mi?” Eşime hakaret ettiler. O yüzden ‘Karımı aramayacaksın, beni arayacaksın’ dedim. Asıl suçlu Mehmet Ali Doğan’dır. 600’den fazla mağdur var.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu